Dolgu

dolguDolgu Nedir ?

Dolgu, zamanla oluşan cilt kusurlarını gidermek için yapılan bir çeşit güzellik uygulamasıdır. Güneş ışınları, mimik hareketlerinin kullanımı ve vücuttaki elastik lif, kolajen lif, yağ tabakası ve hyaluronik asitin azalmaya başlaması ciltte sorunlar yaratır. Bu sorunlar kırışıklıklar, sarkmalar ve çizgilerdir. Yaşlanma ile birlikte ciltte hyaluronik asit oranı düşer ve bu da cildin su tutma kapasitesinin azaldığı anlamına gelir. Ciltte su azalması kırışıklıklara yol açar.

Dolgu adı verilen güzellik uygulaması bu azalan maddeleri cilde tekrardan transfer edip sorunu çözmeyi amaçlar. Dolgu yaparken kullanılan malzemeler doğal olduğu için cilde sağlıklı ve doğal bir görünüm kazandırır. Cildimizde doğal olarak sentezlenen hyaluronik asit ve kolajenin azaldığı durumlarda bir çözüm olarak görülen dolgu son derece güvenilir ve zararsız bir işlemdir. Dolgunun güvenilir ve sağlıklı olması için tabi ki yaptırılan yer ve kullanılan malzeme de çok önemlidir. Naturaslim olarak bahçeşehir dolgu uygulamasında en kaliteli malzemeleri kullanıyoruz.

Dolgu Çeşitleri

Cildin ihtiyaç duyduğu hyaluronik asit ve kolajen desteği için yapılan dolgular tercihe göre geçici, yarı kalıcı veya kalıcı çözümler sunmaktadır. Cilt altında eriyebilme özelliği olan dolgular, içeriklerine göre kullanım süreleri de değişen bir uygulamadır.

Geçici Dolgular: Hyaluronik asit içerikli olan geçici yüz dolguları adından da anlaşılabileceği üzere belirli bir süre sonra etkisini kaybeden türden bir işlemdir. Cildimizde her gün yapısı bozularak tekrardan üretilen bir madde olan hyaluronik asit, nem sağlanması açısından çok önemli bir komplekstir. Yaşlanma ve bazı fiziksel durumlardan dolayı cildin sahip olduğu hyaluronik asit miktarı düşer ve buna bağlı olarak cildin nemi azalır. Pek çok yararlı özelliği olan hyaluronik asit, dolgu sayesinde cilde geri kazandırılabilir.

Bu sayede cildin su tutma kapasitesi arttırılarak kaybedilen nem ve sıkı görüntü telafi edilebilir. Genç bir görünüm sağlanır aynı zamanda antioksidan etkiler içeren hyaluronik asit, zararlı kimyasallara karşı da koruma sağlar. Kolajen üretimi desteklenir, cilde canlı, sağlıklı ve genç bir ışık görüntüsü gelir. Hyaluronik asit, hayvansal bir içeriğe sahip olmayan, enjekte edilen bölgeye hacim ve nem kazandıran, güvenli, doğal ve FDA onaylı bir maddedir. Gönül rahatlığı ile yüzde istenen birçok bölgeye bu uygulama yaptırılabilir.

Yarı Kalıcı Dolgular: Yarı kalıcı dolgular, içerdikleri maddeye göre üçe ayrılırlar.

Polilaktik Asitli Yarı Kalıcı Yüz Dolgusu: Polilaktik asitli yüz dolgusu enjekte edildiğinde ana hedefi vücudun üretimi azalmış kolajen dokularını aktive etmektir ve polilaktik asit ismi verilen cilt düzleştirici mikro partiküller içerir.

Polikaprolakton İçeren Yarı Kalıcı Yüz Dolgusu: Polikaprolakton içeren madde cilde enjekte edildiğinde ciltteki kolajen üretimini uyarır ve kısa bir sürede ciltteki kırışıklık problemlerinde iyileşme sağlar. Cildimizde doğal halde bulunan kolajenin üretimini aktifleştirmek için kullanılan polikaprolakton içerikli yüz dolgusu, bir yıldan dört yıla kadar kalıcı olabilen çeşitleri bulunan bir tür güzellik uygulamasıdır.

Kalsiyum Hidroksiapatitli Yarı Kalıcı Yüz Dolguları: Su bazlı jellerden ve laboratuvar koşullarında elde edilen kalsiyum hidroksiapatit mikro partikülü içeriğine sahip yüz dolgusudur. Lokal anestezi ile cilt altına ince bir iğne ile enjekte gerçekleştirilir. 1 saatten kısa süren bu dolgu çeşidi, vücuttaki kolajen üretimini desteklemeyi hedefler. Yapısal bileşenleri kalsiyum ve fosfat iyonları olan kalsiyum hidroksiapatit içeriği insan dokusunda bulunan bir madde olduğu için çok güvenli ve alerji yapmayan, ciltle tamamen uyumlu çalışan, zaman içerisinde de vücut tarafından bileşenlerine ayrılıp yok olan bir maddedir. Etkisi en az 18 ay sürer, daha fazla uzun da olabilmektedir fakat kalıcı değildir.

Kalıcı Dolgu : Adı üstünde uygulandıktan sonra ancak cerrahi müdahalelerle etkisi yok edilebilen, kalıcı bir uygulamadır. Günümüzde çok tercih edilmeyen bir yöntemdir. Tercih edilmeme sebebi yan etkilerinden dolayıdır. Silikon enjektesi yapılan bu uygulama, granülom ismi verilen hasarlı doku yapısı meydana getirir. Kanserli yapılara benzeyen bu oluşum sağlık açısından son derece zararlıdır. Estetik bir görünüm uğruna sağlığından olmak bir insanın kendine yapabileceği en mantıksız ve kötü şeylerden biridir. Tavsiye edilmeyen bu yöntem enfeksiyon, migrasyon gibi kötü yan etkilere sahip olabileceği için tercih edilmez ve kullanımı oldukça düşüktür. Daha detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Dolgu Yapılan Bölgeler

Dolgu, seçilecek bölge açısından çok kapsamlı bir uygulamadır. Günümüzde gelişen güzellik sektörü, insanların kendilerinde iyi görmedikleri birçok bölge için estetik uygulamalar sunmuştur. Dolgu da bunlardan biridir. Genellikle yüz çevresinde uygulama yapılan dolgu, yüzdeki birçok problemi çözmekte oldukça başarılıdır.

Dolgu, genellikle yüz için tercih edilen bir estetik yöntemidir. Fakat günümüzdeki modern dolgu yöntemleri, vücudun birçok bölgesinde de uygulanabilmektedir. Kalça, meme gibi bölgeleri şekillendirmek ve büyütmek için de kullanılabilen bu uygulama vücuttaki sivilce izleri ve selülitler için de olumlu etkilere sahiptir. Eskiden yapılan kalıcı uygulamalar vücutla bütünleşebilecek kadar doğal ve organik bir yapıya sahip olmadıkları için birçok yan etkiyi beraberinde getirebiliyordu. Bu sebeple artık etkisi kalıcı olmayan ve ciltte belirli bir süre sonra kaybolan içeriklerle yapılan dolgular insanlar için çok daha güvenilir ve sağlıklı bir alternatiftir. Bu açıdan bakıldığında oldukça faydası olan bir yöntem olan dolgu, sadece yüz uygulamalarında değil vücudun istenilen her bölgesinde kullanılabilen bir çeşit güzellik uygulamasıdır.

Dolgunun yapıldığı bölgelerden birkaçı şunlardır;

  • Burun düzeltmeleri,
  • Göz çevresindeki birçok kırışıklığın giderilmesi,
  • Dudak dolgunlaştırılması,
  • Philtral çizgiler (burun ile ağız arasındaki çizgilerin doldurulması),
  • Çene hattının belirginleştirilmesi,
  • Dudak etrafındaki radial çizgilerin doldurulması, dudak kontürünün belirginleştirilmesi,
  • Nazolabial çizgiler (burun kenarından aşağı inen çizgilerin doldurulması),
  • Gözaltı çukurlarının giderilmesi,
  • Alın çizgilerinin doldurulması,
  • Yanak ve elmacık kemiğinin dolgunlaştırılması,
  • Akne izleri ve yaralanmalar sonucu cilt deformesini düzeltilmesi,
  • Gözaltı torbalarının kamufle edilmesi gibi birçok dolgu uygulaması vardır.

Dolgu Nasıl Yapılır?

Uygulama yapılacak olan bölge seçildikten sonra derinlik ve kullanılacak malzemele seçilir. Genellikle ince kanüller veya iğneler kullanılır. Kimi bölge kemik yapısını destekler niteliktedir kimi bölgede ise yüzeysel olan kırışıklıklar hedeflenir. Deri altı, kas altı ve kemik üstü uygulamalar yapılır. Etkisi hemen görülür, işlem sonrası kızarıklık morarma gibi yan etkiler yaşanmaz. Çoğunlukla 15 dakika gibi kısa bir sürede uygulanır. Kullanılan malzeme ve cilt dokusuna göre kaç seans uygulanacağı belirlenir.

Dolgu Yan Etki Yapar Mı?

Günümüzde piyasadaki birçok dolgu malzemesi hyaluronik asit içerir. Bunun anlamı da çoğunun geçici ve de zararsız olduğudur. Yeni nesil dolgu malzemelerinden biri olan hyaluronik asit, zamanla ciltle bütünleşebilecek bir yapıya sahiptir ve dolgunun etkisi geçse bile cildi destekleyerek eskiye nazaran daha iyi durumda gözükmesini sağlar. Bedenimiz plastik ya da silikon gibi maddeler içermediği için kalıcı dolgulardan ziyade geçici ya da yarı kalıcı dolgular çok daha doğal ve yan etkisiz sonuçlar verir. Yapıldıktan sonra kısa bir süre şişlik ve ödem oluşabilir fakat bu yan etkiler geçicidir. Yan etkinin geçici olmadığı durumlarda uygulama hatalıdır veya kullanılan malzeme FDA onayı olmayan kötü içerikli bir maddedir. Aksi halde ciltle son derece uyumlu olan hyaluronik asitle yapılan dolguların insan sağlığına herhangi bir zararı yoktur.

Dolgu Öncesi ve Sonrası Nelere Dikkat Edilmeli?

Yüz dolgusu öncesinde dikkat edilmesi gereken hususlar şöyle sıralanmıştır:

  • Yapılacak olan kimse soğuk algınlığından korunmuş olmalı,
  • Hamilelik ya da emzirme döneminde olmamalı,
  • Yakın zamanda herhangi bir cilt tedavisi yaptırmış olmamalı
  • İlaç veya takviye kullanmamalı, kullanılan ilaçlar danışılan kuruma söylenmelidir.

Bu hususlara dikkat edilerek dolgu yaptırmaya gidilmelidir. Dolgu sonrasında günlük hayata devam edilmesinde bir sakınca görülmemiştir fakat uyulması gereken bazı kurallar mevcuttur. Bunlardan birkaçı şunlardır:

  • Kızarıklık, iğne batması izleri, şişlik ve morarma izleri olabilir. Tedavi sonrası ilk 24 saat makyaj yapılmamalıdır.
  • Alkol ve şiddetli ağır egzersizlerden kaçınılmalıdır.
  • Tedaviden sonraki ilk hafta tedavi bölgesine herhangi bir baskı kesinlikle yapılmamalıdır.
  • Güneşlenmekten, aşırı sıcak ve soğuktan uzak durulmalıdır.
  • Tedaviden sonra ilk dört hafta diş tedavisi yaptırılmamalıdır.
  • Yüz dolgusu tedavi bölgesiyle aynı bölgede invaziv lazer veya cilt tedavileri kesinlikle yaptırılmamalıdır.

Yüz dolgusu tedavisi sonrası geçmeyen yoğun ağrılar, beneklenme, deride renk değişikliği gibi uzun süren yan etkiler yaşanırsa direkt işlem yapılan kuruma başvurulmalıdır.

Dolgu Fiyatları

Dolgular yaptırılmak istenen bölgeye göre çeşitli bir fiyat skalasına sahiptir. Estetik konusunda günümüzde birçok güzellik kurumu bulunmaktadır. Aralarından en güvenli ve iyi hizmeti veren kurumu seçmek sağlık için verilebilecek en doğru karar olacaktır. Estetik işlemler lüks kategorisine girdikleri için bütçeden yüksek bir maliyet ayırılması gerekir. Maliyeti düşük olsun diye bilinmeyen, onaysız ürünler kullanan, hijyeni yetersiz ve deneyimsiz işinin ehli olmayan insanların kötü hizmet verdiği bir güzellik merkezinde hizmet almak son derece mantıksız ve tehlikeli bir karardır. Yaptırılacak olan işlem iyice araştırılmalıdır ve bu konuda en iyi ve doğru bilgi için bir doktora danışılmalıdır. Maliyeti düşük olsun diye yaptırılan uygulamalar sonrasında birçok felaketi beraberinde getirmektedir.

En iyi hizmeti alabilmek için güvenilir ve sağlam doktorların hizmet verdiği, FDA onaylı ürünler kullanılan ve sağlıklı bir hizmet vermeyi hedefleyen kurumlara başvurmak en doğru seçim olacaktır. Fiyatlar kurumdan kuruma ve yapılan işlemden işleme farklılık gösterir. Bu yüzden en iyi hizmeti almak kişinin kendi piyasa araştırmasıyla yapabileceği bir şeydir.